Çalışırken hareketsiz kalmak sanki kaderimiz olmuş değil mi? Biz çalışkan arılar, hepsi “acil” olan işlerimizi yetiştirmek için sürekli bilgisayar başındayız. Bu yüzden eminim çoğu çevirmen fırsat buldukça spor yapıyordur. Ben boş zamanlarımda hem fiziksel hem de zihinsel olarak spor yapmaya çalışıyorum. Fiziksel tamam da zihinsel spor nasıl olur? Zihinsel spordan kastım satranç değil ama siz satranç oynamak istiyorsanız buyurun oynayın :) Sergilere gitmek ya da sıra dışı etkinliklere katılmak benim zihinsel sporum. Siz sevgili okurlara bu yazımda hem hareket etmemizi sağlayan hem de algılarımızı açan deneysel bir sergiden bahsetmek istiyorum. Bu arada bu gezi önerisi sadece çevirmenlere değil; saatlerce hareketsiz bir şekilde çalışan tüm çalışkan arılara.
20 Aralıkta Gayrettepe metro istasyonunda yeni bir sergi açıldı: Karanlıkta Diyalog (Dialogue in the Dark). 25 yıldır birçok ülkenin farklı şehirlerinde süren bu sergi Türkiye’ye de geldi ve ulaşımı çok kolay bir yerde, dev gibi bir alanda kuruldu. Sergi alanı tamamen karanlık ve yaklaşık 90 dakika boyunca etrafınızı görmeden küçük bir İstanbul turu yapıyorsunuz. “Sen ışığı kapa, birazdan gözlerimiz alışır.” diyebileceğimiz bir durum da yok, içerisi gerçekten karanlık :) Ben de serginin açıldığını duyar duymaz Gayrettepe’ye gittim ve sergiyi gezdim.
Turlar bu sergi için özel eğitim almış görme engelli rehberler eşliğinde ve en fazla 8 katılımcının olduğu gruplar halinde yapılıyor. Tur boyunca içeri girerken aldığınız beyaz bastonlar, rehberlerin yönlendirmeleri ve grup içi yardımlaşma; görme duyunuzun yerini alıyor. Alandaki farklı ortamları işitme, koklama, dokunma duyularınızla keşfediyorsunuz. Güvenlik açısından da sakın endişelenmeyin. İçeride kurgulanmış bir dünya var ve her ihtimal düşünülmüş. Yani görme engellilerin gerçek dünyada karşılaştıkları hiçbir tehlike ya da zorluk sizin karşınıza çıkmayacak. Panik atak ya da karanlıktan korkma da bahaneniz olmasın çünkü hiçbir zaman yalnız kalmıyorsunuz. Hem tur rehberinizle hem de grubunuzdaki diğer kişilerle diyalog halinde olmanız tüm korkularınızı yenmenizi sağlıyor. Daha fazla detaya girmeden size tura katılmanızı ve bu deneyimi yaşamanızı tavsiye ediyorum.
Benim turla ilgili yorumlarımı öğrenmek isterseniz sizi böyle alalım :) Turdan çıktığımda çok garip hissediyordum. Düşüncelerimi, hislerimi tam olarak anlatmam çok zor. Sanırım deneyimimi iletişim ve rol değişimi olarak özetleyebilirim. Tur boyunca beni rahatlatan şey etrafımdaki insanlarla iletişim kurmaktı (maalesef karanlıktan korkuyorum). İçeri girerken grubumdaki kimseyi tanımıyordum ama gevezeliğim yüzünden dışarı çıktığımızda hepsiyle tanışmıştım :) Sizlere tavsiyem içeri girmeden önce grubunuzdakilerle tanışmanız, bu şekilde turunuz daha eğlenceli olacaktır. Aklımı toplamaya çalışırken fark ettiğim diğer şey ise, hemen yukarıda belirttiğim gibi, rol değişimi. Gerçek dünyada nasıl ki görme engellilere yardım ediyorsak(!), Karanlıkta Diyalog’da da görme engelli rehberlerimiz bize yardım ediyor.
Sergi alanındaki kurgulanmış ve tur boyunca yaşadığımız bu ütopik dünya keşke gerçek olsa… Tur süresince insanların istediklerinde ne kadar kibar, ne kadar dikkatli, ne kadar yardımsever olabildiğini umarım siz de görebilirsiniz. Sergiyle ilgili daha fazla bilgiye serginin İnternet sitesinden ulaşabilirsiniz:
www.dialogistanbul.com