Hasan Âli Yücel, adını hepimizin bildiği eski Milli Eğitim Bakanı ve Köy Enstitüleri’nin kurucusu. Shakespeare’in soneleri gibi dünya klasiklerinin girişinde de yer alan aşağıdaki sözlerde bakın, Hasan Ali Yücel edebiyat çevirmenini nasıl tanımlıyor:

Sanat şubeleri içinde edebiyat, zihin unsurları en zengin olanıdır. Bunun içindir ki bir milletin diğer milletler edebiyatını kendi dilinde, daha doğrusu kendi idrakinde tekrar etmesi, zeka ve anlama kudretini o eserler nispetinde artırması, canlandırması ve yeniden yaratmasıdır. İşte tercüme faaliyetini, biz, bu bakımdan ehemmiyetli ve medeniyet davamız için müessir (etkili) bellemekteyiz. Zekasının her cephesini bu türlü eserlerin her türlüsüne tevcih edebilmiş (yönlendirebilmiş) milletlerde düşüncenin en silinmez vasıtası olan yazı ve onun mimarisi demek olan edebiyat, bütün kütlenin ruhuna kadar işleyen ve sinen bir tesire sahiptir. Bu tesirdeki fert ve cemiyet ittisali, zamanda ve mekanda bütün hudutları delip aşacak bir sağlamlık ve yaygınlığı gösterir. Hangi milletin kütüphanesi bu yönden zenginse o millet, medeniyet aleminde daha yüksek bir idrak seviyesinde demektir. Bu itibarla tercüme hareketini sistemli ve dikkatli bir surette idare etmek, Türk irfanının en önemli bir cephesini kuvvetlendirmek, onun gelişmesine, ilerlemesine hizmet etmektir. Bu yolda bilgi ve emeklerini esirgemeyen Türk münevverlerine şükranla duyguluyum. Onların himmetleriye beş sene içinde, hiç değilse devlet eli ile yüz ciltlik, hususi teşebbüslerin gayreti ve gene devletin yardımı ile, onun dört beş misli fazla olmak üzere zengin bir tercüme kütüphanemiz olacaktır. Bilhassa Türk dilinin, bu emeklerden elde edeceği büyük faydayı düşünüp de şimdiden tercüme faaliyetine yakın ilgi ve sevgi duymamak, hiçbir Türk okuru için mümkün olamayacaktır.

23 Haziran 1941 

Maarif Vekili
Hasan Ali Yücel

Buna göre Hasan Ali Yücel, edebiyat çevirmeninin “yeniden yazma/ yeniden yaratma” misyonuna vurgu yapmış ve edebiyat çevirisini de kaynak metnin yazımı kadar değerli bir sanat olarak yorumlamıştır. Bunun yanı sıra edebiyat çevirisini, yeni medeni ulus devleti yaratma süreciyle bağdaştıran Hasan Ali, medenileşme konusunda dünya literatürünü ulusallaştırmanın hayati önemine vurgu yapmış ve Türk devrimini inşa sürecinde çevirmene de rol vermiştir.

Hasan Ali Yücel döneminde birçok dünya klasiği Türkçeye kazandırılmış ve büyük çeviri hamleleri atılmıştır. 12 Temmuz 1932 tarihinde Türk Dil Kurumu’nun kurulmasıyla Hasan Ali Yücel, etimoloji kolu başkanlığı da yapmıştır.