Sadece 20 sene önce bırakın dünyanın diğer tarafındaki komşulardan müzikler, filmler, televizyon şovları ve video akışlarını, internet üzerinde metin tabanlı haber fikri bile biraz saçma görünüyordu.  Aynı zamanda cep telefonları hantal tuğlalardan şık, ince minyatür bilgisayarlara döndü ve her zaman daha fazlası da gelmeye devam ediyor.

İnternet ağının büyümesinin ve yanımızda taşıdığımız cihazların artan gücünün dil öğreniş şeklimizde de önemli bir etkisi var. Word Lens Translator (yakın zamanda Google tarafından satın alındı) gibi akıllı telefon uygulamaları gerçek zamanlı olarak önünüzde işaret metni bile çevirebiliyorken şimdi internette bir tuşa basarak her metne çevrilmiş olarak ulaşabilirsiniz -tarayıcınız sizin için bu işi bile yapabilir- . Bu sadece başlangıç, ayrıca yazılım daha akıllı olacak, ağlar daha kuvvetli olacak, donanım daha küçük ve daha görünmez olacak; ve bir anda Douglas Adams’ın Babil balığı – sizin için konuşmayı anında çeviren küçük bir yaratık-  fikri çok da ihtimal dışı görünmeyecek.

Fakat dünyamızda Babil balığı gerçek bir balık olmayacak, deyimlerin ve kelimelerin sürekli büyüyen veri tabanını kullanan giyilebilir bir alet olacak. Bu insan çevirmenlerin -ve nitekim öğretmenlerin- bir anda gereksiz olacağı anlamına mı geliyor? Sonuçta araçlar her zaman hazırda bekliyorlar; asla sıkılmıyorlar, asla hata yapmıyorlar (başlangıçta doğru girişin yapıldığını varsayarak) ve asla ödeme de beklemiyorlar. Çocuklarımızın kaderinde Google, Apple, Microsoft’tan yazılımlarla çalışan robot çevirmenlere sahip olmak mı var?

Aslında robot çevirmenlerin işlerinde insan meslektaşları kadar iyi olmamasının birkaç sebebi vardır. Her şeyden önce dilin ve yorumun çoğu metinle alakalıdır. Bu yüzdendir ki Engrish.com gibi mizah sitelerinin iş görecekleri malzemelerinin hiç bitmeyen bir akışı vardır: sözcüğü sözcüğüne çevirinin sık sık yanlış olması.

Eğer emin olmadıysanız birkaç karmaşık cümleyi Google Çeviri’de çevirmeyi deneyin, ardından sonuçta çıkan metni alın ve uygulama üzerindeki karşı yöne yapıştırın. Bu işlemi birkaç kez yaptıktan sonra ilk paragrafınızdan bayağı farklı bir şeyle karşı karşıya kalabilirsiniz, aynı kulaktan kulağa oyununun dijital versiyonu gibi.

Diller arası çeviri fazla miktarda yetenek, muhakeme ve yargılama gerektirir, çeviriyi sadece bir yabancı dil sözlüğüyle yapamamanızın sebebi budur.

Bir dilden başka bir dile metin aktarırken dil bilgisi kuralları, kelimelerin ardında yatan anlamlar, yerel gelenekler, geçmişten gelen anlayışlar ve diğer etkenler göz önüne alınmalıdır. İncil’in ulaşılabilen birçok farklı versiyonu buna iyi bir örnektir: orijinal İbranice ve Yunanca yazmaların kaç farklı şekilde yorumlandığına şaşırabilirsiniz ve hayatlarını kutsal metinlerin çevirisiyle sarmalanmış olarak harcayan alimler bile anlamlar üzerinde tartışmaya düşebiliyor.

Araçlar insanlar gibi sıkılmıyor olabilir ama birden bataryaları tükenebilir ya da WI-FI bağlantısı kopabilir; arızalardan veya küçük teknik problemlerden muzdarip olabilirler, ve sadece arkalarındaki yazılım programları kadar iyilerdir – ki bunlar da insan eliyle yapılmaktadır. İklim değişikliği üzerine önemli bir uluslararası konferansın ortasında teknik terimlerin bir robot tarafından mı yoksa uzun yılların deneyimine ve uzmanlığına sahip profesyonel bir çevirmen tarafından mı çevrilmesini isterdiniz?

Tercih edilen seçenek belli.

Bu yazılım odaklı çevirinin kötü olduğunu söylemek değildir, dil öğrenmede ve diller ve kültürler arasında anlaşmayı desteklemekte büyük yardımı olabilir. Fakat şu an güvendiğimiz etten ve kandan olan çevirmenler gelecekte hala çok önemli olacaklar ve hiçbir donanım yükseltmesi ya da algoritma düzenlemeleri bunu değiştirmeyecek.

Bu doğru hamleleri bilgisayar tarafından eksiksiz şekilde hesaplanan ve planlanan bir satranç oyunu değil, dil bundan çok daha farklı ve değişkendir.

İş çeviriye ve yorumlamaya gelince kültürel içerik, üslup ve duyguların hepsi önemli maddelerdir ve insanlar tüm bu alanları anlamada robotlara göre üstün durumdadırlar.

Belki bir gün yapay zeka o kadar ileri düzey olur ki bir insandan daha doğru çeviriler yapabilir – alt metni tanıma ya da anlamların birbirine nasıl bağlı olduğunu değerlendirme dahil – fakat çevirinin insani yönünü kaybetmek, dilin insani yönünü ve binlerce yılda değişiklik gösterme ve gelişme şeklini kaybetmek demektir. Dil öğrenmek ve çeviri yapmak bir matematik bulmacasından daha fazlasıdır ve bunu unutmamalıyız.


Kaynakça:

  • latg.org

Tags: