Gün geçtikçe artan küreselleşme, birçok şirketi ve yapılanmayı internet üzerine taşımaya sürükledi. Artık şirketlerin büyük çoğunluğu sadece kendi ülkesine değil, diğer ülkelere de hizmet vermekte. Özellikle ithalat-ihracatla uğraşan şirketler gibi sermaye şirketleri, internet siteleri olmaması durumunda 14 Şubat 2011 tarihli ve 27846 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ve 1 Temmuz 2012’de yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1524. maddesine göre internet sitesi açmak zorundadır.

Sadece küçük bir işletmede satış yapıyorken bile, dükkanımıza gelebilecek yabancı ülkeden bir vatandaş veya turist olarak ülkemizde bulunan biri, belli bir dönem bize en çok kâr getiren kişi olabiliyor. Büyüyen sermaye piyasasında ise durum bir üst noktaya çıkıyor ve anadili bizim dilimiz olmayan insanlar durumu bizimle iş yapmaya kadar ilerletebiliyor. Hatta biz de onların ülkesine açılmak isteyebiliyoruz, ki böyle durumlarda şirketimizin internet sitesinin dilini müşteri çeşitliliğimize göre ayarlamak durumunda kalıyoruz. Bu bağlamda, ülkemizde bulunan ya da diğer ülkelerde yaşayan, anadili bizimkiyle aynı olmayan kişilerle yapılan işler açısından web sitesi çevirisi büyük önem arz ediyor.

Web sitesi çevirileri, Reklam&Tanıtım Çevirileri’nin alt başlığıdır ve bilgilendirici metin sınıfına girer. Aynı zamanda çağrışımsal olduğundan ötürü hedef kitleye de aynı şekilde aktarılması gerekir. Ortak dil sayılan İngilizcenin yanı sıra en çok iletişimde bulunulan ülkenin dilleri öncelikli olmakla beraber Arapça, Rusça, İspanyolca, Çince, Fransızca ve Almanca gibi dünya çapında konuşulan başlıca dillere de yer vermek önemlidir. Bir sitenin hangi dillere çevrileceğine karar verirken,

  • Web sitesinin en çok etkileşim aldığı ülkenin anadillerine,
  • Rakip firmaların sitesinde verdiği yabancı dil çeşitliliğinin satış yaptıkları yerlere ait olabileceğinden dolayı rakip sitelerde kullanılan yabancı dillere,
  • Güçlü/yükselen pazarların halkının kullandığı dillere,
  • Bulunulan sektörün en aktif bulunduğu bölgelerin dillerine,
  • Şirketin temsilciliklerinin, iş ortaklarının, şubelerinin veya distribütörlerinin bulunduğu ülkelerin ve ürün, hizmet önerebileceğiniz ülkelerin dillerine,
  • Yönelinen ülkede eğer birden fazla anadil varsa hâlihazırda kullanılanın dışında diğer dillere,

dikkat edilebilir.

Globalizasyon ve lokalizasyon sektöründe hizmet veren araştırma ve danışmanlık firması Common Sense Advisory’nin 2014 yılında yayınladığı “Satın Almayacak, Çünkü Okuyamayacak (Can’t Read, Won’t Buy)’’ verilerine göre;

  • İnternet kullanıcılarının %55’i ana dillerinde içeriğe sahip sitelerden alışveriş yapıyor.
  • İnternet kullanıcılarının %84’ü ürünler veya hizmetler hakkında kendi dillerinde bilgi aldıkları sitelerden alışveriş yapmaya daha fazla istekli olduklarını ifade ediyor.
  • İnternet kullanıcılarının %72’si, web üzerinde geçirdikleri zamanın çoğunu kendi dillerinde içerik okuyarak veya izleyerek geçiriyor. İkinci bir dil bilenler de buna dahil.
  • İnternet üzerinden veya mağazadan alışveriş yapan tüketicilerin %85’i ürünleri satın aldıktan sonra kendi dillerinde bilgi ve desteğe ihtiyaç duyduklarını dile getiriyor.
  • Tüketiciler, kendi dillerinden bilgi alabildikleri sitelerdeki ürünlere daha fazla ödeme yapmaya istekli. 

Diğer bir rapor olan dünyaca ünlü araştırma firması Gallup’un Avrupa Komisyonu destekli olarak gerçekleştirdiği dil araştırmasının sonuçlarına bakarsak;

  • Her 10 Avrupalıdan 9’u, kendi dillerindeki web sitelerini ziyaret etmeyi tercih ediyor.
  • Avrupalıların %42’si, kendi dillerinde bilgi almadıkları bir ürünü satın almayı reddediyor.
  • İki ya da daha fazla dil bilenler dahi kendi dillerinde bilgi veren sitelerden satın almayı tercih ettiklerini belirtiyor. İnsanlar, bir ürün hakkında bilgi edinmek için çok fazla çaba harcamak istemiyorlar. Bilginin kendilerine kendi dillerinde hazır sunulmasını istiyorlar.

Web Sitesi Çevirisinin Püf Noktaları

Web sitesi çevirisi yaparken dikkat etmek gereken belli noktalar vardır. İlk olarak çevirinin alanı belirlenmeli ve gerekli terminoloji çıkarılmalıdır. Hedef dilde doğru, net ve anlaşılır bir çeviri yapmak önemlidir. Kaynak metinde verilen etkinin hedef metinde de verilmesi açısından hedef toplumun değerleri de dikkate alınmalıdır.

Web sitesi çevirisi, site haritası çıkarılarak yapılmalıdır. Eğer programcı hedef dili bilmiyorsa yerleştirme yaparken sorunlar yaşanabilir. En azından Word üzerinden yazılması kolaylık sağlayacaktır. Latin alfabe kullanmayan bir dile yapılan çeviride yazıları doğru yerleştirme açısından bu işlem yardımcı olur. İşlem bittikten sonraysa site yayına girmeden son bir kez kontrol etmek, çevirinin kusursuzluğuna yardımcı olacaktır. Üstelik eğer siteye bir güncelleme gelirse çevirilerin yine aynı çevirmene yaptırılması dil bütünlüğünü korumak açısından önemli olacaktır.

Normal zamanda web sitesi çevirisi ve yerelleştirmesi birbirlerinin yerine kullanıldığından aralarında bir fark yokmuş gibi görünebilir. Aralarındaki farkı açıklamak gerekirse, örneğin çeviri yaptıracak firmanın isteği hedef toplumu etkileyen bir iş ve biz bu işi bir kenara koyup sanki kendimizi bir düğüne pasta hazırlayan bir pastacıymışız gibi düşünelim. Müşterinin hedef kitlesinin hislerine dokunmamız gereken bir işte sadece çeviri yapıp yerelleştirmeye yanaşmamak pasta tabanının üzerine sadece pasta kreması sürerek yapılmış bir pasta oluyor. Fakat pastayı süslemek, içeriğini zenginleştirmek ve pastayı yiyecek kişilerin beğenisine yönelik hareket etmekse çevirimizi yerelleştirmek oluyor. Yerelleştirme konusu sadece verilen yazıları hedef kitlenin hislerine, değerlerine göre çevirmekle sınırlı değildir. Mesela İngilizce 50’den fazla ülkenin anadilidir ve ülkeye göre kullanımlar değişebilir. Bu durumda İngiltere’deki müşteriye yapılan çeviriyle Hindistan’a yapılan çeviri her kullanım açısından benzerlik göstermeyeceğinden yerelleştirme bu alanda da önemlidir. Web sitesi çevirilerinde de yerelleştirmeye dikkat etmek, merkezi bir öneme sahiptir.

Kaynakça:

Resmi Gazete

Mevzuat

ÇEVİRİ STRATEJİSİ NASIL YAPILIR? FİRMANIZIN WEB SİTESİNİ HANGİ DİLLERE ÇEVİRMELİSİNİZ?

Tags: