Sevgili Çevirmen Arkadaşlar,

Bir nevi Güzin Abla modundayım bu aralar, sağ olun mektupların ardı arkası kesilmiyor ama beraber bir şeyler yapmamız gerekiyor. Sektördeki en önemli sorunlar:

Çevirmenler açısından:

1- Mütercim-tercümanlık fakültelerinde verilen akademik eğitimin sektörel ayağının olmaması ya da yetersiz olması sebebiyle mezun olunca önce idealist başladıkları çevirmenlik sürecini, 3 kere dolandırılıp, 5 kere hakları yendikten sonra bırakıp kaçacak delik aradıkları görülmüştür. Güvenilir büroların çevirmenlere destek olması gerekmektedir. Yanlış bilmiyor isem “çevirmenlere staj imkanı sunduğunuzda sigorta devlet tarafından ödenecek” yasası geçti geçecek.

2- Çevirmenler faturalı ve sözleşmeli iş yapmaktan kaçıyorlar ödeme şartları sebebiyle , bu da çeviri bedelinin hiç ödenmemesine sebep oluyor, aç karnına içilen çok fazla içilen soğuk su, mide ağrısı yapıyor.

3- Çeviri bedelleri çok düşük, bu noktada çeviri işletmeleri tercümanları daha da azına zorluyor, bir ortak bedel yok, bir minimum bedel yok.

4- Çevirmenler çeviri yaptıktan sonra dahi, firmalar indirim isteyebiliyor veya zorla takdir ettikleri ödemeyi yapıyorlar.

5- Çalışma şartları korkunç durumda. Hiç uyumadan yaşasalar, niye yemek molası veriyorsun diye azarlanacak pozisyondalar.

Çeviri İşletmeleri Açısından:

1- Uzman çevirmen eksikliği mevcut. Özellikle reklam metinlerindeki hedef dil odaklı çeviriyi kotarabilecek, teknik çeviride terminolojiyi sözlükten bakmayacak, hukuk metinlerinde hızla ilerleyebilecek çevirmen sıkıntısı var. Gramer iyi, un var, şeker var, ama helva yapılamıyor.

2- Gider gösterilemeyen tercüman masrafları işletmelerin belini bükmüş durumda, dürüst işletmeler gelir vergisi yüzünden kara geçemiyor.

3- 7 TL’ye iş yapan bürolar (!) ile baş etmek mümkün değil. Onu anlamak da mümkün değil.

4- Çeviride rekabet kuralları gereğince bir minimum fiyat belirlenemiyor.

5- Bir çevirmen hatalı, bozuk, eksik veya zamanını geçiren bir çeviri teslim ettiğinde ya da keyfe göre hiç etmediğinde ettiği zararı karşılayamıyor.

Durum bu. Hiç kimse kızmasın, 350 tane röportaj okudum 3 haftadır. Bir çeviri işletmesi de ” ben de destek olayım” demedi. İçlerinden geldiğini biliyorum ama inanın benim için de çok yoğun bir dönem ama elimden geleni yapıyorum. Bu sektör raporuna eklemek istedikleriniz var ise lütfen belirtin ki bir sonuca varalım.. Yoksa Timur’un karşısına çıkan Nasrettin Hoca gibi bağıracağım az sonra ” Bir fil bizim köye yetmedi, sürüyü yollayın…”

Tags: