Çevirmenlerin çoğu faturasız veya sözleşmesiz çalışıyor. Mecburen, şartlar gereğince ya da “kendilerini korumak (!) için. Haklı-haksız gerekçeleri var. Bankaya gidip kredi almak isteseler, çalıştıklarına dair bir kayıt yok. Sosyal güvenceleri yok. Eski yaptıkları işleri kanıtlayabilecekleri bir platform yok. Alacakları Allah’a emanet. Canları yansa bir ispatları yok. Bazı kimseler için çevirmen ne kadar görünmezse o kadar iyi. Ama sektörün kanayan yarasına çözüm önerileri oluşuyor.

12 Kasım 2013- ÇİD toplantısı gerçekleşti. Sektörün önde gelen birçok çeviri firmasının toplanıp kararlar aldığı bu toplantıda çevirmenlerin haklarını korumaya ve sözleşmeli çalışmaya dair önemli adımlar ve yaratıcı fikirler öne sürüldü. Dün akşam içinde bulunduğum bu ekipte yer almaktan mutluluk duyuyorum. “Kimse bana bulaşmasın, çevirmenlerin başına ne gelirse gelsin ben kendi kar marjımı düşünürüm veya işler hep bize gelsin ama diğer bürolara ne olursa olsun” diyen çeviri bürolarını anlamaya çalışıyorum tabii ki ama çeviri sektörüne önem veren ve elini taşın altına sokan, vaktini bunlara da harcayan insanlar olduğunu da bilin istedim. 38 yılın deneyimini Osman Bey’den dinlemek, Ahmet Bey’in şahane fikirlerini duymak, tüm üyelerin birbirlerine olan destekleri, samimi paylaşımları ve çevirmenleri de işlerini düzgün yapan büroları da korumaya çalışmaları çok güzeldi. Yakında derneğin web sitesinden de detaylar yayınlanacak ve tabii ki paylaşacağım gelişmeleri ama kapalı kapılar ardında güzel şeyler gelişiyor, çevirmenler hayalet olmaktan çıkıp ” görünür” hale geliyor. Bu salon boş gibi gözükebilir ama aslında çok sağlam “çevirmenler” ve “çeviri dostları” ile doluydu dün akşam. Görünür hale geldiğimizde dolu halini de yayınlarım :)

Tags: