Çeviri sektöründe çalışanların ve bu alanda kariyer planlayanların pek çok kez maruz kaldığı o malum cümleleri sizler için derledik.

“İkinci bir dil biliyorsan, çevirmen olabilirsin.”

İki veya daha fazla dil biliyor olmak, kişinin çevirmen olabileceği ya da çeviri yapabileceği anlamına gelmez. Çeviri; bir kısmı teorik ve pratik eğitimle kazanılan, bir kısmı ise deneyimlerin sonucu olan beceriler gerektirir. Örneğin, bir dilden başka bir dile çeviri yaparken kullanılan yöntem ve teknikler, bir başka dil çiftinde işe yaramayabilir ya da yapılan çeviri türüne göre farklı yaklaşımlara ihtiyaç duyulabilir. Mesele, dili bilmek değil; ‘çevirebilmek’tir..

“Mütercim ya da tercüman; aynı şey!”

Değil. Mütercimlik ve tercümanlık bambaşka şeylerdir ve farklı yetenekler gerektirirler. Tercüman olmak, mükemmel derecede sözlü beceri, hız ve adaptasyon isterken; mütercimlikte, güçlü bir kalem ve detayları görebilmek esastır.

“Çeviri sektöründe tutunabilmek için yeminli mütercim/tercüman olmalısın.”

Yeminli bir mütercim/tercüman, genellikle doğruluğunun ispatlanabilmesi adına yasal olarak tanınmış bir mütercim/tercüman tarafından çevrilmesi gereken resmi belgelerin çevirisi için eğitim almış kişidir. Bununla birlikte, profesyonel olarak yer alabileceğiniz pek çok alan var; yazılım, edebiyat, iktisat…

“İyi bir çevirmen için en önemli şey, yabancı bir dilde uzmanlaşmak.” 

Hayır. İyi bir çevirmen olmak için ilk şart, yabancı dili doğru anlayabilmek ve kendi anadilinde yazım tekniklerinde uzman olmaktır. Böyle bir uzmanlık; verimli, çok yönlü ve yaratıcı yazım becerilerini içerir.

“İyi bir çevirmen, bildiği dilleri kendi diline çevirebilmenin yanısıra başka dillere de çeviri yapabilendir.”

Çevirmenlerin büyük bir kısmı, ikinci dillerinden anadillerine çeviri yaparlar. Nedeni ise tahmin edebileceğiniz gibi; erek dilde dilbilgisi ve kullanımının olabildiğince üst seviyede olması gerekliliği. Anadili dışında, bildiği her dile çeviri yapabileceğini iddia edenler ikiye ayrılır: gerçekten böyle bir yeteneğe sahip olan istisnalar ve şarlatanlar.

“Hızlıca çeviriver!”

Bir metnin çeviri süresinin, o metnin ilk yazım süresiyle hemen hemen aynı olduğunu/olabileceğini düşünenler var. Profesyonel bir çevirmen, bir saatte ortalama 250-350 kelime çevirebiliyor. Edebiyat çevirilerini siz hesaplayın…

“Çevirmen olmak, yabancı bir dilin sözlüğünü ezberlemektir.”

Yabancı bir dilin en kapsamlı sözlüğünü bile ezbere bilmekle çevirmen olunsaydı… Çevirmen, yalnızca kelime ve cümleleri değil; fikirleri ve imgeleri de çevirebilendir.

“Teknoloji gelişiyor, çeviri araçları var; çevirmenlere artık …”

Teknolojinin gelişimi ve bunun çeviri sektörüne etkisi, görmezden gelinemeyecek boyutta. Ne var ki bazı insanlar bu durumun, çevirmenleri arka plana atmak bir yana; onları daha çok ihtiyaç duyulur konuma getirdiğini anlamak istemiyor. Gerçek şu ki; söz konusu bilgisayar programları ve araçları da insanlar tarafından hazırlanıyor ve sanal boyutta, doğal olarak, motamot bir çeviri ortaya çıkıyor. Peki, içerik ve yan anlamlar? Otomatik bir çeviri, metnin en basit düzlemde ne ifade ettiğini size söyleyebilir; ancak iyi bir çeviri istiyorsanız, bunu sadece bir insan başarabilir.

“İnternet sitemizi/broşürlerimizi çevirtme gereği duymuyoruz; müşterilerimiz zaten İngilizce okuyabiliyor.”

Bu görüş, günümüzde, doğruluk payına sahip olsa da; araştırma ve anketler, insanların anadillerinde okuyup anlamadıkları bir metne karşı güvensizlik eğiliminde olduklarını gösteriyor.

“O kadar da zor olmamalı; zaten her şeyin bir çeviri eşdeğeri var.”

Bu görüşü çürütecek en güzel örnek, makine çevirileri. Her şeyin yalnızca bir tane eşdeğeri olsaydı, bunu makineler de yapardı. Daha önceki maddede de belirttiğimiz gibi; böyle düşünüyor olmak, dilin zenginliğini ve kültürel ögeler ile beslenen yanını görmezden gelmektir.

“Çevirmenler, çeviri yaptıkları konuyu çok da iyi bilmek zorunda değiller.”

Bir çevirmen, çevirisini yaptığı metnin/konuşmanın içeriğini en az o konunun uzmanı kadar iyi bilmelidir. Zira teknik metinlerde, ‘edim ve ürün olarak çeviri’nin yanı sıra konu içeriğine hakim olmak da söz konusudur.

“Çevirmenler, kısa yoldan çok para kazanıyorlar.”

Başarılı ve profesyonel bir çevirmenseniz, evet, kazanırsınız; nitekim hak etmişsinizdir. Ama “kısa yoldan” kısmını biraz açalım; uzun saatler boyunca çalışabilmek, uykusuz kalabilmek, akşam verileni sabaha yetiştirebilmek, geniş ve güvenilir iş çevresi edinebilmek…


Kaynak

  • culturesconnection.com
Tags: