·         Dünya üzerindeki dillerin 1/7’si yalnızca bir ülkede konuşuluyor.

·         İncil, yaklaşık 2500 dil çevirisi ile dünyada en çok çevirisi yapılmış kitap olup bunu ikinci sırada Pinocchio takip etmektedir.

·         Dil, insan atalarının sosyal bağlarını güçlendirme güdüsüyle gelişim göstermiştir. Makak maymunları üzerinde yapılan çalışmalar; çıkarılan seslerin sistemli ve istikrarlı olmasının bireyler arası iletişim ve bağı güçlendirdiğini gösteriyor. Bu konudaki pek çok teoriden bazıları; atalarımızın doğadaki sesleri taklit ederek ya da sevinç, acı, şaşkınlık gibi irade dışı duyguların sese dökülmesiyle dili geliştirdiği yönündedir.

·         Hazar denizi çevresinde konuşulan Archi dilinde her bir fiilin yaklaşık 1.5 milyona kadar çekimi mevcuttur.

·         İspanya kıyılarındaki La Gomera yerleşimine ait Silbo dili tamamen ıslık seslerinden oluşmaktadır.

·         Botswana’da 5 temel tıklama sesinden oluşan bir dil bulunmaktadır.

·         Dünya üzerinde halihazırda konuşulmakta olan ortalama 7000 dil vardır ve yaklaşık her 14 günde bir bu dillerin (ya da lehçelerin) birisi yok olmaktadır. Şu an için 2400 dil yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır ve 230’dan fazla dil/lehçe yok olmuştur.

·         Fransızca’da ‘’o’’ harfinin 13 farklı telaffuz şekli vardır.

·         Hollanda’ya özgü bir dil olan Frisian, İngiltere vatandaşları için öğrenilmesi en kolay dildir.

·         Günümüzde, 13 tanesi Tolkien evreni için olmak üzere, kitaplar ve filmler için yaratılmış 200’den fazla yapay dil bulunmaktadır. Ancak yapay dil olgusu, felsefe ile bağlantılı olarak, yüzyıllar öncesine dayanmaktadır.

·         Japonya’da bir vatandaş, Ulusal Yayın Şirketi’ni, programlarında çok fazla İngilizce kelime kullanarak kendisinde zihinsel strese sebep oldukları gerekçesiyle dava etmiştir.

·         Arjantin, 200 yıl önce küçük bir azınlığın Patagonya bölgesine yerleşmesinin sonucu olarak, Galler’den sonra Galce konuşulan diğer tek ülkedir.

·         En az harf sayısına sahip alfabe, 11 harf ile Papuan’ın Rotokas alfabesidir.

En çok harfe sahip alfabe ise 74 harf ile Kamboçya’nın Kmer alfabesidir.

·         İkiz kardeşlerin kendi aralarında anlaşabildikleri dile ‘’Cryptophasia’’ denilmektedir.

·         ‘’Dil’’in, konuşulan bir yapı olarak ortaya çıkışının MÖ 100,000’e dayandığı düşünülüyor. Dilbilimciler; ‘homo sapiens’ olarak adlandırılan ilk modern insanın, Afrika’da, gelişmiş kafatası ve ses tellerine sahip olacak şekilde evrilmesi ile bir dil geliştirmiş ve konuşabilmiş olmasının mümkün olduğu görüşündedir. Ancak bazı antropolojistler; dilin, fiziksel gelişimlerden bağımsız olarak da kullanılabileceğini savunmaktadır.

 

·         Aynı dili konuşan insanların farklı aksanlara sahip olduğu gibi işaret dili ile anlaşan insanların da farklı aksanları vardır.

·         Yabancı bir dil öğrenmek zekayı geliştiriyor. Bilim dünyası, çok dilliliğin beyin gücüne etki ettiği konusunda hemfikir. Bununla birlikte pek çok çalışma, birden fazla dili aktif kullanmanın, beynin yaşlanma sürecini geciktirdiğini gösteriyor.

·         Vatikan’da ATM’leri Latince kullanma seçeneği bulunmaktadır.

·         Çince’de (Mandarin/ Kantonca) yaklaşık 50 000 karakter bulunur ve bir gazete okuyabilmek için ortalama 2000 karakter bilmeniz gerekir.

·         Dünya üzerinde en çok konuşulan diller sırası ile Çince, İspanyolca, İngilizce ve Hintçe’dir.

·         Dünya genelinde kitapları en çok çevrilen yazar Agatha Christie’dir.

·         ABD’de 300’den fazla dil konuşulmaktayken, 11 resmi dil ile rekor Güney Afrika Cumhuriyeti’nindir. ABD’de 5 yaş ve üzeri bireylerin %21’i evlerinde İngilizce dışında diller konuşmaktadır. Bu %21’lik kesimin yarısından fazlası İngilizce’yi anadil seviyesinde konuşabiliyorken %62’si İspanyolca konuşmayı tercih etmektedir.

·         Dünya üzerinde en eski diller; Sanskritçe, Sümerce, İbranice ve Baskça olarak bilinmektedir. Ancak bulunabilen en eski yazı kayıtları bu dillerdedir ve yazılı olmayan ya da bulunamayan daha eski diller olduğu düşünülmektedir.

·         Diller, devamlı olarak, birbirini etkilemektedir. Bu duruma örnek olarak birbirine en yakın dil çiftlerinden biri olan İngilizce ve Fransızca’yı gösterebiliriz: sonradan dahil edilen kelimeler düşünüldüğünde, İngilizce’nin %30’u Fransızca’dan oluşmaktadır. Örneğin ‘’ballet’’ (bale) ile ilgili kelimelerin neredeyse tamamı Fransızca’dır.

·         Dillerin birbiri ile etkileşimi için tezat oluşturan durum, ses yansımalarıdır. Örneğin kırıntı sesi İngilizce’de ‘’Cric! Crac! Croc!’’; Almanca’da ‘’Knisper’ Knasper! Knusper!’’; İspanyolca’da ‘’Cris! Cras! Cros!’’ şeklindedir.

Bu duruma en iyi örneklerden bir başkası hayvan sesleridir: arılar Türkiye’de ‘vızz!’; ABD’de ‘buzz!’; Afrika’da ‘zoem-zoem!’ şeklinde anlaşılmaktadır. Kedilerin sesi de aynı şekilde, ABD’de ‘meo-meo!’; Vietnam’da ‘nau!’ ve Estonya’da ‘ngjau!’ şeklinde yorumlanmaktadır.

·         İngilizce’de en yaygın harf/ sessiz harfler, sırasıyla: E, R ve T’dir.

En çok kelimede baş harf olan harf ‘S’dir.

·         ‘Alphabet’ (alfabe) kelimesi, Yunan alfabesinin ilk iki harfi olan ‘Alfa’ ve ‘Beta’dan oluşmaktadır.

·         İngilizce’de, içerisinde sesli harf bulunmayan en uzun kelime, ‘’rhytym’’dir.

KAYNAK

Tags: