‘’İngiltere ve Amerika, aynı dilin ayırdığı iki ülke.’’ diyordu İngiliz oyun yazarı Bernard Shaw. Güney ve Kuzey Kore için de bu dilsel ayrım söz konusu.

Peki, nasıl oldu da Korece, zamanla, diyalektlere ayrıldı, buna etki eden ne oldu? Bu konuya kısaca değindikten sonra özellikle Güney Kore’nin küreselleşen dünyada önde gelen konumundan ve bu bağlamda Korece öğrenmenin öneminden bahsedeceğiz.

Kuzey ve Güney Kore’nin Ayrımı ve Korece Diyalektlerin Doğuşu

Kuzey Kore’den gelen mülteciler, birtakım engelleri yeni yeni aşabilmişken, Güney Kore’deki dilin karmaşık yapısıyla başa çıkmaları gerektiğinde bambaşka bir zorlukla karşılaştılar. Öyle ki Güney Kore dilinde,  bu insanların daha önce karşılaşmadığı teknolojik, hukuki ve kültürel terimler söz konusuydu. Bu durumun en açık nedenleri birisi; II. Dünya Savaşını takiben 70 yıllık siyasi bir ayrılığın iki farklı tarafta sebep olduğu dilsel ayrımdı.

Söz konusu tarihsel akışın etkileri kapsamında, günümüzde, Kuzey Kore dilinde  Rusçadan sözcükler yer alırken; Güney Kore dilinde ise Amerika İngilizcesine ait sözcükler bulunmaktadır.

Güney Kore, Kuzey Kore ile dil engelini aşmak için nasıl bir yol izledi ve izlemekte?

  • Mülteciler için 3 aylık zorunlu eğitim süreci sağlandı.
  • Güney Kore’ye sonradan gelenlere yardımcı olmak amacıyla Seoul Birleşme Bakanlığı tarafından düzenli olarak ortak kelimeler listesi yayınlandı.
  • Güney Kore diline İngilizceden giren kelimeleri daha anlaşılır kılmak için bazı gruplar İngilizce öğretiminde görev aldı.
  • Güney Kore diline özgü kelimeleri Kuzey Kore’den gelenler için çeviren UniVoca adlı uygulama hala mevcut.
  • Hem iki ülkede ortak olan hem de bu ülkelere özgü kelimeleri içeren kapsamlı bir sözlük olarak Gyeoremal Keunsajeon sözlüğünü oluşturmaya yönelik iki ülke arasında halihazırda ortak bir girişim bulunmakta.

Her ne kadar İngiltere ve Amerika İngilizcesini düşündüğümüzde böyle bir girişim gerekli olmasa da Güney ve Kuzey Kore dili arasında, özellikle sosyal hayatta ‘çeviri’ gerekli görülüyor.

Yabancı Bir Dilin İşlevsel Kullanımı ve Korece

Çevirmen ve çevirmen adayları iyi bilirler ki bir dili bilmek ve öğrenmek, dil öğrenimine ilgi duymanın da ötesinde işlevsel bir amaç taşır. Öğrendiğiniz şey işiniz ise onu neden öğrendiğiniz, nasıl işlevsel bir boyuta taşıyacağınız ve nerede kullanacağınızı bilmek büyük bir önem arz eder.

Ülkemiz eğitim sisteminde ya da dil kurslarında her ne kadar İngilizce ya da Almanca kadar ön plana çıkmasa da Korecenin, dünya çapında, inkar edilemez bir kullanım alanı ve önemi bulunmaktadır. Gelin, artı ve eksileri ile Koreceye birlikte bakalım:

Asya kıtasında 4. ve dünya genelinde en büyük 11. ekonomiye sahip Kore’de yaşam standartları yüksek ve işsizlik oranı son 10 yıldır ortalama %3 civarında. Bu durum, Kore vatandaşlarında olduğu gibi firmaların da alım-satım gücünü, dolayısıyla ticari bütçe ve anlayışını belirliyor. Küçük bir pilden tutun ki otomobillere kadar ürettikleri her şeyi dış ticarete açmak ve bunu nasıl yapacaklarını bilmek zorundalar. Bu noktada çeviri; ürünlerin üretim ve tasarımından pazarlama ve satış aşamasına kadar önemli bir yer tutuyor. Yalnızca satım değil; alım aşamasında da tüm bu süreçlerde en az ürün kadar anlaşma, iletişim ve doğal olarak dil büyük bir önem taşıyor.

Hepimizin aşina olduğu, günlük hayatta farkında olarak ya da olmayarak kullandığımız pek çok eşya aslında Kore firmalarından çıkıyor; Samsung, LG, Posco (çelik üreticisi), SK Holding (telekomünikasyon) ve Hyundai gibi dünya lideri markalar bunlardan yalnızca birkaçı. Bu markalar, oluşturuldukları günden beri dünyaya açılmaya hızla devam etmekte. Bu süreçte ise telefonunuzun bataryasındaki açıklamadan otomobil kataloğuna, ürünlerin yazılımından satış sözleşmelerine kadar çevirmenlerin elinden geçiyor.

Bir diğer nokta; e-ticaret ve Internet siteleri. Daha önce de bahsettiğimiz gibi üretim ve tüketimin hızla arttığı küreselleşen bir dünyada, talep ve ihtiyaçlara bağlı olarak markalar da büyümekte ve yelpazesini genişletmekte. Artık tek bir tuşla istediğimiz ürünleri sıralayabiliyor ve yine tek bir tuşla ödeme işlemlerimizi gerçekleştirebiliyoruz. Alışveriş için en sık kullandığınız yabancı siteyi düşünün; sizi o siteden alışveriş yapmaya teşvik eden, o ürünlere ihtiyacınız olduğunu hissettiren yaratıcı reklamlardan tutun ki ürünün özellikleri, kullanım kılavuzu, iade şartları ve daha nicesi, söz konusu iki dil ve kültürde uzman kişilerce oluşturuluyor. Konumuz ile bağdaştıracak olursak; üretimde dünya öncüsü bir ülkenin dilini bilmek, sizi bu pazarda aranılan bir isim yapıyor.

Korecenin kullanım alanından ziyade öğrenim sürecine ilişkin ise şunları belirtebiliriz:

ABD’de dış ilişkiler alanında eğitim veren Dış Hizmetler Enstitüsüne göre; Korece, İngilizce konuşan bireyler için öğrenilmesi en zor beş dilden birisi. Alfabe farklılığı ve diğer dilsel özellikler göz önünde bulundurulunca Türkçe konuşanlar için de durumun farklı olduğu söylenemez. Ancak biz yabancı dilciler iyi biliriz ki; zor, başarılır; imkansız denilen ise zaman alır.

Korece Öğrenenler ve Korece Çevirmen Adayları

Korece, ülkemizde, üniversite bölümü olarak seçilmediği taktirde müfredatta bulunmayan bir dil olmakla beraber; son yıllarda özellikle Kore dizileri ile popüler hale gelmiş durumda. Dahası, bu dili kendi çabaları ve online kaynaklar yardımıyla öğrenen bireylerin sayısı azımsanamayacak çoğunlukta. Elbette herkes, öğrendiği her dili mesleki kullanım boyutuna taşımıyor ya da çeviri sektöründe olduğu gibi işlevsel bir kullanım göstermiyor.

Ancak biz, içeriğimizin genelinde de görülebileceği üzere, söz konusu dil ve kültürün çeviri sektöründeki kullanım alanını baz aldık. Belirttiğimiz kullanım alanlarını ise Kore’nin günümüz profilini göz önünde tutarak, Koreceyi meslek hayatında işlevsel bir araca dönüştürmek isteyenler için derledik. Zira hiçbir dilin kullanım ve artı yönleri sınırlandırılamaz. Bir millet var olduğu sürece konuşulan dilin de var olacağı gerçeği düşünülürse, Asya’nın en önemli güçlerinden birisinin dilini ve kültürünü bilmek sizi farklı bir yere taşıyacak, farklı bakış açıları ve imkanlar sunacaktır.

Dünya dili olması nedeniyle İngilizce ile kıyaslayacak olursak; söz dizimi karmaşıklığı, dilin içerdiği nüansların farklılığı ve verilen metni bütünlük içerisinde anlama zorunluluğu, Koreceden İngilizceye çeviriyi, diğer herhangi bir Avrupa dilinden İngilizceye çeviriye göre daha zorlu bir hale getirmektedir. Bu noktada, çeviri sektörünün altın kurallarından birini hatırlatmakta fayda var: Bildiğiniz dil ve bulunduğunuz alanda öne çıkan, aranılan bir isim olmak için neyi neden ve nasıl yapacağınızı bilmeli, yalnızca o dili değil; kültürü de tanımalısınız. Her meslekte olduğu gibi, sektörde sizi nelerin beklediğini, piyasada nelerle karşılaşacağınızı, hangi alt alanda neler elde edebileceğinizi araştırmalı ve öngörebilmelisiniz.

Sizler de Korece öğrenen, öğreten ya da çevirmenseniz deneyim ve bilgilerinizi bizimle ve okurlarımızla paylaşabilirsiniz.

KAYNAK

Korean Translation Is Hard. Ask Koreans.

Korean Translation, Why?

Öne Çıkan Görsel

Tags: