Çevirmenlere Tatil Olur mu?


Çok acil olmasa istemezdim” ve “Vallahi iki satırcılık!“. Çevirmenlerin yazın en sık maruz kaldığı iki cümle. :) Peki, neden? Bu durumla ilgili ilk denememizde çevirmenin tatilde neden çalışmak zorunda olduğunu ve tatil bağlamında çevirmen kimliğini incelemiştik.

Anket sonuçlarına göre üçüncü ve dördüncü en sık rastlanılan cümlelerse en az ilk ikisi kadar trajikomik. “Gece yapamaz mısınız?” ve “İnternetiniz mi yok? Bir İnternet kafe bulamaz mısınız?” :) Buna göre çevirmenlerin gece çalıştığı algısı en az çevirmenler kadar iş verenlere de yerleşmiş. Aynı zamanda çevirmen, zaten tatile ihtiyacı olmayan bir birey olduğuna göre, şayet gece de çalışabiliyorsa, muhtemelen internetinde sorun vardır. Neyse ki internet kafeler var… :)

recognize


Ben size okuyayım, siz çevirin.” ise benim favorim. Birçok çevirmenin hızlanmak için kaynak metni seslendiren programlara başvurduğu düşünüldüğünde kaynak metni seslendirmeye istekli bir proje koordinatörü hiç fena olmazdı. :) “Çok acildi ama neyse sabah gönderseniz de olur.” biraz vicdan yapıyor sanki. İnsanın bu söze sabahlayıp tatili bırakası gelebilir.

2 hafta sonra mı döneceksiniz? Sizin kadar tatil yapan da yok valla!” Çevirmenin iki hafta tatil yapabildiği pek rastlanır olmasagerek ki bu cümle, en az oyu almış. :)

Şaka bir yana, tatil her işçi için olmazsa olmaz bir ihtiyaç… Normalde olması gereken en az bir aylık bir tatil belki ama yaşam koşulları ve ekonomik sistem nedeniyle bu çoğu kişi için mümkün olmuyor. İki haftalık tatili bile çok görenler şöyle dursun, siz yine de zihninizi tazelemeden çevirinin başına geri dönmeyin diye tavsiye eder, tüm çevirmenlerimize iyi tatiller dileriz. :)

 

Tags: