Çevirmenin görünmez olması konusunda hepimiz hemfikirizdir. Görünmezlik çeviride kaliteyi gösteren ölçütlerden biri olarak kabul edilir. Peki, çevirmenin kendini nerelerde göstermesi gerektiği konusunda ne söylenebilir? Sonuçta bu mesleği yaparken bir kazanç da elde etmek zorundayız. Kendimizi piyasada gösterebilmek, kanıtlayabilmek ve aynı zamanda da bunu yaparken zor duruma düşmemek için hangi taktikleri uygulayabiliriz? Bununla ilgili gözlemlediğim, fikir alışverişinde bulunarak hazırladığım bir liste var. Elbette sadece burada yazanlarla sınırlı değil. Önemli gördüklerimi uzun uzun açıklayarak yazıyorum.

  • Etkin olun

Aslında sosyal olmak başlığını düşünmüştüm ancak sadece sosyal olmak yetmiyor. İşlevsellik ve mesleğe ilgi konularını da kapsaması burada önemli bir yer ediniyor. Eğer meslektaşlarınız arasında tanınmak istiyorsanız çeviri etkinliklerinde ön sıralarda olmalısınız, hatta o etkinlikleri düzenleyenler arasında yer almalısınız. Her şey iş değildir. Söylediklerinizin bir değeri, dayanağı ve güvenilirliği olmalı. Bunları yaparken kişisel hayatınızı sosyal hayatınızdan geriye koymadan yapmanız da gerekli. Tabii etkin bir dinleyici olmayı da unutmayın.

  • Güncel olun

Güncellik konusunda tahmin edebileceğiniz gibi popüler kültürü takip etmek ön planda yer alan bir ölçüttür. Sizden çeviri hizmeti talep eden kişinin size bir konu açtığında sizin de temel seviyede konuşmayı devam ettirebiliyor olmanız sizi öne geçirecektir. Bir yandan da dil çalışmaları ve çeviri alanındaki güncel gelişmeleri takip etmenin de ayrı bir önemi var. Çeviri konusunda karşı tarafa ön bilgilendirme yapabilecek, karşı tarafın bütün sorularını karşılayabilecek seviyede olmanız sizi onun gözünde bir üst seviyeye çıkaracaktır.

  • Sorun çözücü olun, hizmet sayınızı arttırın

Sadece güzel çeviri yapıyor olmanız artık tek başına bir tercih sebebi değil. Eğer siz hizmet talebinde bulunan kişinin çeviri ile birlikte gelen sorunlarına çözüm olamıyorsanız işi almanız kolay olmayacaktır. Ben sadece çevirimi yaparım, gerisi beni ilgilendirmez, düşüncesi eskilerde kaldı. Her sektör nasıl teknolojik gelişmelerle farklı süreçlerle farklı taleplere ayak uydurmak zorundaysa biz de aynı durumdayız. Çevirmenler olarak çeviri dışında mizanpaj, düzeltme, son okuma, revizyon, metin yazarlığı gibi farklı hizmetleri de karşılayabilecek durumdayız. Üstelik Indesign, HTML, programlama dilleri gibi içinde metin barındırabilen sistemleri de biliyorsak daha deneyimli çevirmenler yerine tercih edilebiliriz. Bu tarz ekstra hizmetleri sağlayabilecek durumdaysanız mutlaka öz geçmişinize ekstra hizmetlerinizi de ekleyin. Çeviri gelmediği zaman da bu tarz hizmetler sizin müşteri portföyünüzü geliştirmenize yardımcı olacaktır. Hepsi için de ayrıca fiyat talebinizi belirtin. Mutlaka ihtiyacı olanı çıkıyor.

  • Fiyat kırmayın

Bu başlık aslında burada en önemli olanı denilebilir. Hepimiz bu meslekten bir şekilde para kazanmaya çalışıyoruz ancak adımızın “düşük ücretli” etiketiyle anılması kadar kötü bir durum yok. Yeni başladım, ilk işim vb. gibi bahanelerle başlasak bile sonu gelmiyor. Ne fiyat teklifi verirsek verelim her zaman daha düşük fiyat teklifi vereni olacaktır. Onun için bir sınırınız olsun. Sınırlarınız bu meslekte tutunabilmeniz için sizin garantinizdir. Eğer siz 10 birimle çalışıyorken başkası 9 birim diyorsa sizin 8 birim demeniz o işi size getirse bile bir dahaki iş için başkası 7 birim diyecektir. Onun için fiyat kırmak sadece size değil, bu meslekte çalışan hepimize zarar vermektedir.

  • Kaliteden ödün vermeyin, kendinizi başka çevirmenlerle kıyaslamayın

Sizden istenen hizmet ne olursa olsun ve fiyat konusunda ne kadara anlaşırsanız anlaşın kalite konusunda da bir alt sınırınız olmak zorunda. Aynı fiyat konusunda olduğu gibi iş hacminizi arttırmak için kaliteyi ne kadar düşürürseniz düşürün başkası sizden daha çok iş alabilmek için kaliteyi düşürecektir. İş hacminizi arttırmak yerine kalite arttırmaya ve ekip kurmaya odaklanırsanız yararını mutlaka görürsünüz. Günümüzde çeviri kalitesi artık sadece çevirmenle ölçülmüyor. Çeviri taleplerinin içinde farklı hizmet gereksinimleri de yer almaya başladığı için ekibinizin kalitesine göre değerlendiriliyorsunuz. Başka çevirmenlerle farkınızı öne çıkarmak yerine başkalarıyla birlikte farkınızı öne çıkarmaya odaklanın.

  • Ekip kurun

Sonuçta hepimiz insanız. Her işi dört dörtlük yapamayız veya her işi tek başımıza yapamayız. Üstelik müşteri taleplerini reddetmek çok iyi bir seçenek olmadığı için her zaman yedek bir planınız olmalı. Bunun en iyi yolu da güvendiğiniz bir ekibinizin olmasıdır. Eliniz dolu olduğunda, hastalandığınızda veya zor durumda kaldığınızda arayabileceğiniz birilerinin olması sizi müşteri karşısında zor durumda kalmaktan kurtaracaktır. Çeviri sürecinde ne yaşarsanız yaşayın en sonunda müşteri sizin o işi teslim edip edemeyeceğinizle veya nasıl teslim ettiğinizle ilgilenir.

  • Hayır demesini bilin, durum çözümlemesi yapmayı öğrenin

Hepimizin, farklı sebeplerden de olsa, kıramayacağı bir müşterisi mutlaka vardır. Yine de kendinizi ve hizmet verdiğiniz kişiyi zor duruma düşürebilecek hiçbir teklife yanaşmayın. Sorun çözücülüğünüzle farklı öneriler sunabilirsiniz ancak para kazanmak uğruna kendinizi zor duruma düşürmek emin olun sizin yararınıza değil. Çünkü o süreçte ne olursa olsun iş bittikten sonra aldığınız paranın buna değip değmediği konusunda kendinizi sorguluyorsanız ve kendinizi teselli edecek bahaneler arıyorsanız o paranın bir değerinin olmadığını anlayacaksınız. Bunun çözümlemesini yapabildiğiniz zaman piyasada nasıl davranmanız gerektiğini de anlayabilirsiniz.

  • Aynı anda birkaç müşteriyle bağlantınız olsun

Çeviri sektöründe görünürlüğünüzü sağlamaya çalışırken kendinizi iş konusunda garantiye alacak önlemler uygulamak zorundasınız. Eğer aylık çeviri hacminizin tamamını tek bir müşteriye ayırırsanız piyasanın geri kalanında görünürlüğünüzü kaybedersiniz. Üstelik o tek müşterinizle iş yapmama gibi bir sorununuz olduğunda tekrar eski görünürlüğünüzü sağlamanız zor olacaktır. Bir de maddi boyutunu düşünürsek tek bir müşteri her zaman risklidir. Diğer bir boyutu da maddi konularda o müşterinizin her dediğine uymak zorunda hissetmenizdir. Bu konuya girmiyorum bile.

  • Araştırma tekniklerinizi geliştirin, bir alan üzerinde uzmanlaşın

Hepimiz bir meslek erbabı olmaktan öte insanız. Hepimizin sınırları var. Her şeyi bilemeyeceğimiz gerçeğini de bir kenara koymamız gerekir. Çeviri piyasasının doğası gereği de müşterileriniz sizden neredeyse her şeyi bilmenizi bekleyecektir. Onun için günümüz teknolojisinin imkanlarından da faydalanarak en temiz bilgiye erişim için kendinize en uygun yolu izlemek konusunda kendinizi geliştirmelisiniz. Önceliğinizin araştırma yetinizin gelişmesi olmalıdır. En sonunda ilgilendiğiniz bir uzmanlık alanınızın olması da gerekir. Böylece size hakim olduğunuz alanda çeviriler geldikçe daha rahat ve güvenilir çeviriler teslim eder hale gelirsiniz.

  • Dürüst olun, hatanızı kabullenin

Müşterinize süreçle ilgili dürüst davranmanız, hatalarınız için destek vereceğinizi bilmesi gibi konular sizin tercih edilebilirliğinizi arttıracaktır. Müşteriyle iletişiminizi güçlendirmek, onlardan içerikle ilgili yardım istemek bir zayıflığı değil, onun işine verdiğiniz değeri gösterir. Tabii önce müşteriyi kimsenin mükemmel olamayacağı konusunda bilinçlendirmeniz gerekmektedir. Bu hassas bir konu olduğu için kendinizi iyi açıklayabilmeniz burada çok önemlidir.

  • Deneyimlerinizi paylaşın, yeni çevirmenlere yol gösterin

Artık her sene 1000’den fazla Çeviribilim öğrencisi mezun oluyor. Üstelik alaylı çalışmak isteyenler de bu sektörün içinde kendine bir yer edinmeye çalışıyor. Siz ne yaparsanız yapın piyasanın gerçeklerinden biri de bu. Bu duruma bir sorun gibi yaklaşıp önlemler almaya çalışmak yerine yeni gelenlere deneyimlerinizi aktarıp sektörü kötü gösterebilecek, fiyatların düşmesine neden olabilecek hataların önüne geçmiş olursunuz.

  • Kullandığınız araçları en iyi şekilde kullanın, teknoloji ile bir şekilde geçinmeye çalışın

Çeviri yaparken kullandığınız bütün yardımcı araçları en iyi şekilde öğrenin ve o konuda gerçekten en iyisi olduğunuzu kanıtlayın. Sadece MS Word bilmek bile çeviri süreci kalitenizi görünür derecede arttırır. O saatlerce uğraştığınız dağılma sorununu 10 dk içinde çözebildiğinizi düşünsenize. Bilgisayar bilginizi geliştirirseniz beklenmedik çeviri kaybı sorunlarına karşı ne tür önlemler alabileceğinizi bilirsiniz. OCR yazılımlarını bilirseniz size basılı ya da tarama olarak gelen metinlerin mizanpajı için ayrıca süre harcamazsınız. Bilgisayar destekli çeviri araçları konusu zaten ayrı bir boyutu. Çeviri konusunda teknolojik gelişmeler ne kadar korkutucu olursa olsun bu da piyasa gerçeklerinden biri. Eğer bu meslekte tutunmak istiyorsanız teknoloji ile bir şekilde geçinmeyi öğrenmek zorundasınız. Daktilo çıktığında el yazısıyla çeviri yapanlar sorun yaşadı; bilgisayar çıktığında daktilo ile çeviri yapanlar… Günümüzde ise BDÇ araçları, ileride de onun daha gelişmişi çıkacaktır. Karşı çıkmak sadece size kısa bir süre kazandırır. Nasıl uyum sağlanacağını bilirseniz piyasadaki yerinizi sağlamlaştırırsınız.


Bu yazının içeriğine sosyal medyada yorumlarıyla destek olan Arzu Altınanıt’a, Sami Kart’a, Aktan Aydoğmuş’a, Efe Aldemir’e, Ayşe Dilara Albayrak’a, Şenay İdalı’ya ve İbrahim Macif’e teşekkür ederim.

 


Konuk Yazar Hakkında

Kemal ISTIL, Hacettepe Almanca Mütercim Tercümanlık Mezunu, Gazi Üniversitesi Çeviri ve Kültürel Çalışmalar Tezli Yüksek Lisans Programı öğrencisi, bilgisayar destekli çeviri sistemleri hastası.

Tags: