Sevgili Genç Çevirmenler,

Zamanın göreceli bir kavram olduğunu üniversitede daha iyi anlarsınız. Okula başlarken hiç geçemeyecekmiş gibi gelen günler birbirini kovalar ve densiz bir akrabanız bir gün size soruverir: “Mezun olunca ne yapacaksın bakalım?“ O an, hayatın gerçeklerinin kapınıza dayandığını hissedersiniz. Doğrusu; bu soruya verilecek net bir cevabınız varsa şanslısınızdır.

Ülkemizde 80’e yakın çeviri bölümü varken ve her sene yaklaşık 4000 öğrenci mezun oluyorken gençlerin neler düşündüğünü hiç kimsenin sormuyor olmamasına oldukça şaşırdığımı söyleyebilirim. Alaylılar tabii ki mesleğimizin vazgeçilmezleridir ama mektepliler de çeviri mesleğine damga vurmuşlardır. Gelecekte bu oran, çeviri programlarının da eğitimde yer alması ile mekteplilerin lehine değişecektir.  Bu durumda, çeviri öğrencilerine yönelik; mezun olduktan sonra kendilerini nasıl bir hayat beklediği sorusunun yanıtları bize çeviri mesleğinin geleceğine göz atma fırsatı tanımaktadır:

Tablo 1: Okul bitince çevirmenlik yapmak istiyor musunuz yoksa bu mesleği temel alan başka branşlarda mı çalışmak istiyorsunuz?*

  • %17.1 Kadrolu olarak özel sektörde çevirmen olacağım ( 36/295 yanıt)
  • %15.2 Diğer ( 32/295 yanıt)
  • %13.3 Herhangi bir şirkette ne iş olsa yaparım, yeter ki maaşı iyi olsun ( 28/295 yanıt)
  • %11.8 Serbest yazılı ve sözlü çevirmenlik yapacağım ( 25/295 yanıt)
  • %11.8 Serbest yazılı çevirmenlik yapacağım ( 25/295 yanıt)
  • %11.4 Kadrolu akademisyen olacağım ( 24/295 yanıt)
  • %5.7 Serbest sözlü çevirmenlik yapacağım ( 12 /295 yanıt)
  • %5.2 Kadrolu olarak kamuda çevirmen olacağım ( 11/295 yanıt)
  • %4.7 Okul bitsin, bir daha tek kelime çeviri görmek istemiyorum ( 10/295 yanıt)
  • %3.8 Kadrolu olarak bir çeviri bürosunda çalışacağım ( 8/295 yanıt)

Bu istatistiklere bakarak, birçok kafası karışık durumda öğrenci olduğunu ve sektörün geleceğini pek parlak görmediklerinden farklı iş alanlarına eğilimleri olduğunu görebiliriz. O yüzden bize düşen; mezun olduklarında yapabilecekleri konusunda bir yol haritası çizmek:

  1. Serbest Yazılı Çevirmenlik: İngilizce-Almanca-Fransızca-Rusça-İspanyolca-İtalyanca gibi sürekli iş alabileceğiniz dillerde talebin çokluğu sebebiyle fiyatlar nadir dillere veya yurt dışına oranla daha düşüktür. Süreklilik veya uzmanlık alanı çevirilerine göre fiyat değişkenlik göstermektedir. Genelde idealler ile piyasa koşulları pek örtüşmemektedir. Hem fiyat açısından, hem çalışma koşulları açısından başta zorlanabilirsiniz. Fakat her işte olduğu gibi acemilik evrelerini atlattığınızda kendi çalışma saatlerinizi kendinizin belirleyeceği, bol kazançlı ve huzurlu bir mesleğe sahip olursunuz. Serbest yazılı çevirmen olmak istediğinizde dikkat etmeniz gerek önemli hususlar şunlardır:
  • Sözleşme yapmak
  • Çalışacağınız şirket, kurum ya da kişinin web sitesinin, adresinin, telefonunun, kısacası tüm bilgilerinin doğru ve güvenilir olduğunu teyit etmek
  • Deneme çevirilerinin sadece “çeviri seviyenizi ölçtüğüne” emin olmak
  • Düzenli ödeme takibi yapmak ve prensipli davranmak
  • Ek işler alabilmek için noter yemini ve bilirkişi belgesine sahip olmak
  • Ayrıca yazılı çevirmenlik için mutlaka bir uzmanlık alanı tercihi yapılması ve o alanda ilerlenmesi önemlidir. İlk başta bütün alanları çok iyi biçimde yapabilmeniz olası değildir. Sevdiğiniz ve ilgi duyduğunuz alanlarla başlar, terminoloji çalışır, çeviriye yardımcı programlar kullanırsanız kısa sürede uzmanlaşırsınız.
  • Sosyal haklarınız size bağlıdır, o yüzden en kısa zamanda vergi mükellefi olup sigorta primlerinizi ödemenizi salık veririm, çünkü sağlıklı ve verimli olabildiğiniz ölçüde para kazanırsınız.
  1. Serbest Sözlü Çevirmenlik: Çalışma saati bazında kazancı yazılı çevirmenliğe göre çok daha iyidir, fakat iş bulma olasılığı daha az ve koşulları daha ağırdır. Bu konuda kendinizi geliştirmek ve iş olanağı yaratmak için kongre ve fuarlarda deneyim kazanmak önemlidir. İlk işinizden itibaren piyasa koşullarını öğrenir, prezantabl giyinir, iş saatlerine riayet eder, nazik, sevecen ve konuyla alakalı önceden hazırlıklı olursanız tekrar çağırılma olasılığınız artar. Turist rehberliği de pratik yapmak ve sürekli kazanç sağlamak için bu konuda yabana atılmaması gereken bir meslektir. Referanslarınız arttıkça iş sıklığınız artar. Çalışma günlerinizi kendiniz belirlediğiniz, standart bir yazılı çevirmen maaşına daha kısa süreli bir çalışma ile ulaşabileceğiniz, ayrıca yazılı çevirmenliğe göre daha dinamik olduğu için gençler tarafından çokça tercih edilir. Sosyal haklar açısından yazılı çevirmenlikle aynıdır.
  1. Sözleşmeli yazılı veya sözlü çevirmenlik (Kamu ve Özel Sektör): Bir özel kurumda veya kamuda hem yazılı hem sözlü çevirmen olarak görev almak anlamına gelir ve sabit maaşlı olduğu için kesin bir kazancı vardır. Sosyal haklarınız mevcuttur ve SGK’nız ödenir. Genelde kamuda da özel sektörde de yazılı veya sözlü çevirmen olarak uzmanlaşırsınız, fakat her ikisinin de talep edildiği durumlar vardır. Kamu çevirmenliği daha az kazandırmakla birlikte daha garantici bir yoldur. Fakat kamuda mütercimlerin hizmet sınıfı Teknik Hizmetler (TH) sınıfı kapsamında değil de GİH kapsamındadır, görev ve özlük hakları itibariyle mütercim tercümanların tercihi, THS kapsamında “Dil Uzmanı ve Teknik Araştırmacı” olmaktır. Kamu ve özel sektörde sözleşmenizde aksi bir madde yoksa bir yandan serbest çevirmenlik de yapabilirsiniz.
  1. Öğretmenlik: Kamuda öğretmen olarak çalışabilmek için formasyon almanız gerekmektedir, ayrıca özel kurslar, etüt merkezleri, özel okullarda da çalışabilir; kişiye özel dersler verebilirsiniz. Özellikle yeni açılan üniversiteler ve kolejlerde her daim İngilizce, ek olarak Çince, Almanca, Japonca ve İspanyolca ilkokul ikinci sınıftan itibaren çocuklara ders olarak verilmeye başlanıyor. Çocuklarla aranız iyiyse anaokullarında da iş bulabilirsiniz. Yine sabit maaşı ve sosyal hakları olan, serbest yazılı ve sözlü çeviri yapmanızı engellemeyecek, prestijli bir meslektir.
  1. Akademik kariyer: Yabancı dilin her inceliğini öğrenebilirsiniz, mesleğin duayenleri ile çalışma şansınız olur, her gün yeni bir şeyler araştırabilir ve alana katkı sunabilirsiniz; bunun yanında hem prestij hem de sosyal haklar açısından sıkça tercih edilir. Akademik alanın zorlukları ise çok çalışmak ve hızlı bir kariyer yükselişi ummamaktır. Fakat bölümümüz henüz genç bir alan olduğu için el değmemiş çalışma alanları ve kadro boşlukları mevcuttur.
  1. Özel bir firmada farklı bir departmanda çalışmak: Bu durum, yukarıdaki ilk tabloda gördüğünüz “bir daha çeviri görmek istemiyorum + maaşı iyi olsun da ne iş olsa yaparım+ çeviri haricinde diğer meslekleri tercih ediyorum” kalemlerinin toplamıdır, yaklaşık %32.33 civarında, hiç de yabana atılmaması geren bir orandır. Hali hazırda düşünceniz bu yönde ise ve 4 senenizi bu bölümde “harcadığınızı” düşünüyorsanız, okuduğunuz bu güzel bölümü basamak olarak kullanarak iyi işler bulabilirsiniz. Yurt dışı ile işi olan her sektörün mutlaka yabancı dili akıcı konuşan, dinamik, pratik ve analitik düşünce yapısına sahip, sorumluluk sahibi gençlere ihtiyacı var. Bunlar zaten çeviri bölümünden mezun olabilmek için gerekli maddeler. Eğer düşünceniz bu yönde ise büyük firmalardahenüz öğrenciyken staj yaparak başlamanızı öneririm. Stajda kendinizi göstermek önemlidir. Özellikle dış ticaret ve satış departmanlarında müdür pozisyonundakilerin yabancı dili iyi ama konuşma pratikleri azdır veya bu pratiğe ayırabilecek zamanları yoktur. Onlar için e-posta trafiğini idare edebilir ve kendinizi gösterebilirseniz kısa sürede yükselmeniz olasıdır.
  1. Çeviri bürosunda çalışmak
  1. Çevirmen-Editör-Düzeltmen olarak çalışmak: Tercihiniz bu yönde ise mütercim tercümanlık mezunu olarak iş bulma şansınız epey yüksek, fakat öncelikle piyasayı iyi anlamakta fayda var. Akademik eğitimin kuramsal ve mükemmeliyetçi yönünün daha ağır basması sebebiyle bir sayfa çeviriyi en güzel şekilde yapabilmek adına ön çalışmalar yapıp, bağlama göre şekillendirip, kuramlara göre yoğurup, tüm terimlerini araştırıp, akademik makaleler inceleyip bir gününüzü harcadığınızda ve gururla teslim ettiğinizde adınıza dikilmiş bir heykel, bilemediniz bir madalya, hadi o da olmadı bir alkış beklerken iş arkadaşlarınızın ve patronunuzun iğneleyici bakışlarına maruz kalabilirsiniz. Bu bakışın sebebi sizin muhteşemliğinizi kıskanmaları değil. Baştan söyleyeyim, bu bakış: “Bütün gündür ne yapıyorsun?” bakışı! Sektörde verim karakter/kelime sayısı üzerinden ölçülüyor. Yani günde yaptığınız kelime sayısına göre ücret alıyorsunuz. İş arkadaşlarınıza bir bakın: Hepsi birer makine gibi yazı yazıyorlar. O kadar kelimeyi nasıl mı akıllarında tutuyorlar? Nasıl bu kadar hızlı çeviri yapabiliyorlar? İşte burada işin birkaç püf noktası var. Birincisi hepsi bilgisayar destekli çeviri programları kullanıyorlar, ne terim aramakla, ne formatla ne de tekrarlarla uğraşmıyorlar. Ayrıca da uzun süredir çeviri yatıkları için pratikleri çok fazla. Peki, siz bu durumda nasıl öne çıkabilirsiniz? Çeviriye yardımcı programları öğrenme aşaması sürerken Mütercim Tercümanlık mezunu olmanızın avantajı ile çeviri büronuzdan rica ederek yemin zaptınızı alın ve kapı müşterilerinden gelen acil evrakları yaparak kendinizi gösterin. (Bunlar ehliyet, pasaport, vekâletname, nüfus kayıt vb. sadece isim ve rakamlar değişiyor genelde). Akabinde yine hızlıca terim öğrenebileceğiniz ve çeviriye yardımcı programları kullanabileceğiniz fatura, rapor, ruhsat, bilanço vb. bir kere hazırlanan sonra genelde aynı formatta talep edilen evraklara yönelin. Bir yandan da uzmanlık alanı terminolojisi çalışın. Mutlaka bilgisayarınızın tüm özelliklerini kullanmayı bilin. Formatı mümkün olduğunca benzer hale getirmek görsel yönü gelişmiş tüketicileri kazanmak demektir, zaten çevirinin kalitesini anlayabilen müşteri sayısı azdır o dili bilmeleri pek mümkün olmadığı için, haliyle kendinizi göstermek için önemli bir yoldur. Bir süre yorulabilirsiniz fakat TM’leriniz hazırda beklerken, eşleşme oranı %40’tan fazla gösterdiğinde, diğer %60’ı da beyninizde olduğunda ve siz benim ne dediğimi anladığınızda (şu anda match’ler geliyor TM’ler gidiyor, başka bir dil konuşuyorum sanabilirsiniz) çevirmen olmak hem çok kazançlı hem de çok keyifli olacak.
  1. Başka bir pozisyonda çalışmak: Mütercim tercümanlık mezunlarının bir kısmı yine çeviri bürosunda ama daha aktif bir pozisyonda çalışmak istiyor. Proje yöneticiliği, müşteri temsilciliği vb. birçok alan var, sonuçta işin müşteriden alınıp yine müşteriye teslim edilmesine kadar birçok süreç barındırıyor. Haliyle bu süreci yönetecek ve çevirinin ne olduğunu, yani işi bilen, kalifiye kişilere ihtiyaç var. Bu alanda çalışmak istiyorsanız yine mutlaka çeviriye yardımcı program bilmeniz, sağduyulu, sabırlı, anlayışlı ve güler yüzlü olmanız tercih sebebi. Fakat işinizi iyi yapar, çalıştığınız kadroyu iyi seçerseniz o zaman daha iyi akan, keyifli, akıcı bir işle karşılaşabilirsiniz.
  1. Kendi çeviri bürosunu açmak: Her çevirmenin hayalidir, bir gün gelip kendi bürosunu açmak. Bu ulaşılması zor bir hayal değil, öncelikle onu belirteyim. Bir çeviri işletmecisi olarak da rakiplerimin gerçekten bu “işi bilen” kişilerden oluşmasını ve sektörümüzün böyle çok daha güzel yerlere geleceğini düşünmekteyim.

Kendinize en uygun yolu çizin ve Konfüçyüs’ün dediği gibi sevdiğiniz işi yaparak asla çalışmak zorunda kalmayın.

Kaynaklar

Dijital Tercüme çeviri öğrencileri anketi

 

Yazar Hakkında:

Senem Kobya

Senem Kobya, Dijital Tercüme‘nin kurucusu ve CEO’sudur. Cağaloğlu Anadolu Lisesi‘nde 7 sene boyunca Almanca ve İngilizce eğitim almış; İstanbul Üniversitesi İngilizce İktisat Fakültesi’nde lisans eğitimini tamamlamıştır. 1999 yılında başladığı çevirmenlik mesleğinde yeminli çevirmen, çeviri editörü, yerelleştirme uzmanı veya proje sorumlusu olarak görev almıştır. Sprachdiplom, Dil Yeterlilik Ve Başarı Belgesi, Google Yetkili Çeviri ve Yerelleştirme Uzmanı ünvanlarına sahibidir. Çeviri sektöründen 12000+ üyesi bulunan ve sektörü şekillendiren ÇeviriBlog grubunun kurucusu ve yöneticisidir. Her yıl düzenlenen Çeviri Yarışması’nın kurucusu ve ana sponsoru, Çeviri Kitabı yazarlarından biridir. Üstün Zekalı Çocuklar için Akıl ve Zeka Oyunları eğitmeni; Tema, Greenpeace ve Koruncuk Vakfı gönüllüsüdür.

Çeviri Kitabı

Bölüm: Akademisyen Gözünden Çeviri ve Çevirmenlik

Eyvah, Mezun Oldum!

Tags: