Dünyanın en eski mesleklerinden biri o, çevirmenlik ve çevirmen. Her çağda var olmuş ve her zaman önemli bir konumda yer almış. Yeri geldi “yanlış çeviri yapıldı” kılıfıyla çıkmış olan savaşların sorumlusu oldu. Yeri geldi dünyayı anlamanın yolu oldu. Tıp, edebiyat, devletler arası antlaşmalar, matematik, felsefe kısaca ilim ve bilim onca olay kültürden kültüre aktarılan çeviri sayesinde ulaştı. Beyt’ül Hikme’de yapılan tercümeler olamasaydı doğu ve batı bunlardan yararlanıp hastalıklara çare bulması belki çok daha uzun yıllar alırdı.

Çevirmenlik mesleğinin hayatın her alanında hayatı kolaylaştırdığı su götürmez bir gerçektir. Fakat hızla gelişen teknoloji, gittikçe makineleşen toplumlar ve dünyada çevirmenlik mesleğinin geleceği makinelerin elinde mi olacak yoksa çevirmenler varlıklarını sürdürmeye devam edebilecek mi? Bu soru doğal olarak çeviri dünyasında pek çok fikir ayrılıklarına neden olmaktadır.

“Makineleşmenin hayatımızın her yerinde bıraktığı derin izler ve toplumsal açıdan beraberinde getirdiği yeni hayat tarzı, birçok mesleğin ya popülerliğini azaltmış; ya da bu meslekleri teknoloji çağına ayak uydurmaya zorlamıştır. Bu kapsamda bazı meslekler artık ömrünü tamamlamış, diğer yandan ise bazı meslekler teknolojik gelişmelere paralel, profesyonelleşme yolunu tutmuşlardır. Makineleşme ile birlikte yeni uzmanlık alanları doğmuş ve önceleri birçok insanın birlikte çalışması ile ancak halledilebilen işler makineler ile daha kolay bir şekilde yapılmaya başlanmıştır.”

Geçmişe nazaran teknolojinin ivme kazandığı son yıllarda çevirmene yardımcı olmak adına çıkarılan ve oldukça faydalı birçok program mevcut. Fakat durmak bilmeyen bir iştahla zamanın hızla tükenip teknolojinin gelişmesi çeşitli çevrim içi sözlükler ve çevrim içi çeviri programlarını da beraberinde getirdi. İlk yayına başladığı günlerden bugüne birçok dilde yol kat etmiş olan bu programlar gelecek vaat ettiği ve daha fazla üzerine gidilip geliştirilebileceği düşünülüyor. Bilgisayar destekli çeviri bir süredir çevirmenlerin hayatını kolaylaştırıyor lakin bulut teknolojilerinin yaygınlaşması ve yapay zekaya yönelik çalışmalar, çeviride insan faktörünün gitgide daha da fazla dışarıda bırakılmasına neden olduğu ve son zamanlarda ortaya çıkan tercüme kulaklıkları, internet üzerinden çeviri yapan uygulamalar, bazı sitelerdeki otomatik çeviri seçenekleri piyasadaki iş hacminin azalmasına ve mevcut işlere yönelik ücretlendirmenin de düşmesine neden olduğu düşünceleri birçok çevirmen tarafından paylaşılmakta.

Bu durum birçok kişinin işsiz kalacağı mı yoksa farklı iş kollarıyla ya da farklı bir ad ile çevirmenliğin bir geleceği olacak mı sorularını beraberinde getiriyor. Makineleşmenin elbette yararları yanları var, çevirmenin işini kolaylaştırdığı aşikâr peki birkaç adım ilerisinde ne olacak? Makineleşme sistemi her alanı ele geçirebilir mi?  Belki yıllar yıllar sonra bu durum mümkün olabilir lakin şu aşamada mota mot çeviriden başka bir şey sunamıyor. Özellikle edebiyat alanını düşündüğümüzde makinelerinin yakın çağda çokça yetersiz kalacağını görmek mümkündür. Sadece edebiyat alanında değil, firmalarının farklı kültürlerde kullanmış olduğu yerelleştirme ile pazarlama tekniğini yine o kültürün çevirmenleri başarabilir. Malum içecek firmasının ramazan aylarında yaptığı reklam filmleri veya Alman menşeli bir firmanın mota mot olarak yapılmış “ben aptal değilim” çevirisini hatırlayalım. Bu çevirinin firmanın başına Türkiye’de çok fazla dert açtı. Makine çevirilerinin yerelleştirme kısmında başarılı olmasını şu aşamada ve gelecek aşamasında beklemek çok mümkün değil gibi gözükmekte ve fakat uzak olan gelecekte imkansız değildir.

Bilgisayar destekli çeviri programlarının nasıl çalıştığını bilenler bilir içerisindeki sözlüklerin, cümle yapılarının çoğu çevirmene özgüdür.  Yani çevirmen oluşturur bunları ve bir eşleşme çıktığında, eşleşme uygun düşüyorsa bundan yararlanır. Her ne kadar makineleşme süreci çoktan başlamış olsa da o makinelerin dağarcığını yine çevirmenler oluşturacaktır. Makinelerin bile hata yaptığı bu dönemde ve gelecekte her zaman redaktörlere ihtiyaç duyulacaktır.

Türkçenin zor bir yapıya sahip olmasını göz önünde bulundurduğumuzda makineleşmenin diğer dillere göre daha uzun süreceği öngörülebilir. Bu aşama tamamlandığında çevirmenler işsiz kalmamak için çevirinin hangi alanına yönelebilir diye düşündüğümüzde en ağır basan kısım şüphesiz ki yerelleştirmenin olduğu her alan oluyor. Bu da çevirinin birçok alanını kapsamaktadır. Makineleşme ne kadar hızlı olursa olsun hiçbir makine yılların birikimini taşıyan çevirmenlerin yerelleştirme ve sanatsal bakış açısına yetişemeyecektir. Makineleşmenin tamamlandığını varsaydığımız aşamada ise çevirmenden çevirinin her açıdan incelenmesi istenebilir.  Elbette bu durum alınan işlerde ve ücretlerde değişikliklere sebep olabilir. Lakin şuanda da olduğu gibi işini en kaliteli yapan çevirmen her zaman el üstünde olacaktır.

Sektörün tek sıkıntısı maalesef sadece gelişen teknoloji değildir. Hüseyin Ersoy ve Halil İbrahim Balkul’un yaptığı çalışmada şöyle bir noktaya değiniliyor:

 20.yüzyılın son çeyreği ve 21.yüzyılın başından itibaren yaygınlaşan internet kullanımı, çevirmenlerin birbirileri ile iletişime geçmeleri adına ciddi katkılarda bulunmuştur. Önceleri, belirli bir ofiste yoğun tercüme faaliyetleri ile meşgul olan çevirmenler, diğer meslektaşlarının neler yaptıklarını ve ne tür çeviri faaliyetlerinde bulunduklarını aktif bir şekilde takip etme olanağına sahip değillerdi. Ancak, günümüzde web ortamında gerek sosyal paylaşım sitelerinde gerek genel forum sitelerinde gerekse özellikle çevirmenlerin düşüncelerini paylaştıkları uluslararası sitelerde3 çevirmenler sadece kendi ülkelerindeki değil, aynı zamanda tüm dünyadaki çevirmenler ile iletişime geçmektedirler. Web siteleri aracılığı ile karşılaştıkları problemleri, farklı ülkelerdeki çeviri mevzuatlarını, hangi işveren ile çalışmanın güvenli ya da güvenli olmadığını, tercüme ücretlerinin genel piyasasını ve çeşitli terminoloji bankaları vasıtasıyla terim bulma anlamında sıkıntılarını ya da tavsiyelerini masaya yatırma fırsatı bulmaktadırlar.
Burada teknolojik gelişmeler çevirmenlerin birbirileri ile olan ilişkilerine olumlu anlamda katkıda bulunmanın yanında, maalesef olumsuz bazı durumları da beraberinde getirmiştir. Şüphesiz bunlardan en önemlisi, çevirmenlerin birbirlerinin fiyatlandırma stratejilerinden kolaylıkla haberdar olmalarıdır. Başta olumlu olarak zikrettiğimiz bu durum maalesef bazı fırsatçıların devreye girmesi ile çevirmenlerin aleyhine bir duruma dönüşmektedir. Sinem Canım (2008) bu durumu şu şekilde özetlemektedir: “Geniş küresel pazardan daha fazla pay almak isteyen ve çeviriye yasal bir hüviyet kazandırmanın uzun vadeli getirilerini göz ardı eden bilinçsiz çevirmen ve çeviri işletmeleri, fiyat kırma yoluyla bir rekabet mücadelesine girmiştir. Daha fazla miktarda; ancak daha düşük fiyata çeviri yapan çevirmenler ve çeviri işletmeleri, sürümden kazanmak amacıyla çevirinin kalitesinden taviz verme yoluna gidebilmektedir” (Canım, 2008: 23).

Yukarıdaki durum göz önüne alındığında teknoloji kadar sektör içinde de sektöre zarar veren kişi veya kişiler olduğu çıkarımını yapmak pek güç değildir.

Makineleşmenin ya da diğer adıyla teknolojinin sektöre etkisini kısa bir şekilde maddeleştirirsek eğer;

  1. Çevirmenler arası iletişimin ve işbirliğinin hızlanması,
  2. Çevirmen-İşveren ilişkisinin hızlanması,
  3. Teknolojiyle birlikte geniş bir pazarın oluşması ile çevirmenlerin iş ağının genişlemiş olması
  4. Bunlara karşın teknolojik gelişmelerin çevirmenlerin emeğini daha rahat sömürür hale gelmesi (örneğin serbest çevirmenlerin başına gelen türlü olaylar)
  5. Çeviri sektörü için yetiştirilecek olan çevirmen adaylarının eğitim programlarının daha teknolojik bir şekilde donatılması
  6. Çevirmen adaylarının veya dil öğrenmek isteyenlerin farklı kültürdeki insanlarla rahatlıkla iletişime geçmesi

Türkçenin zengin bir dil olduğunu ve betimlemelerinin bol olduğunu düşünürsek çeviride özellikle sanatsal çevirilerde makineden ziyade her zaman bir çevirmene ihtiyaç duyulacaktır. Tıp alanında en ufak bir kimyasalın miligramı bile büyük derecede önemliyken bu alandaki çevirilerde yine makineden çok çevirmene ihtiyaç duyulacaktır. Halihazırda yapılan çeviri yanlışları yüzünden suçsuz yere hapse giren insanlar varken, hukuk alanının çevirilerini kimse bir makineye bırakmaya kolay kolay yanaşmaz. Hele ki büyük firmaların farklı kültürlerde başarılı olmak için attıkları kırık taklayı düşününce “hangi makine onların istediği yerelleştirmeyi sağlayabilir?!” cümlesi akıllara gelmiyor değil bu yüzden bu alanda da çevirmene her daim ihtiyaç duyulacaktır. Halen daha birçok film ve kitap isimlerinde asıllarına sadık kalınıp birebir çevrilmeli mi yoksa filme uygun ad ile mi çevrilmeleri tartışmaları sürerken, makinenin bunu cevaplayabilme olasılığı ne kadar yüksektir tartışılır. Yüzüklerin Efendisi’ni muazzam bir tat ile okuyabilmemizi sağlayan Çiğdem Erkal İpek’in muhteşem çevirisinin üstüne çıkabilecek bir makine olasılığının var olabileceği şuan için veya yakın gelecek için çok da mümkün değil gibi gözükmekte.  Tüm bunlar ve derleyip de sayamadığımız diğer birçok sebebe dayanarak çevirmenlik mesleğinin uzunca yıllar varlığını muhafaza edeceği görülebilir. Pekala bu süreçte maddi olarak yara alınabilir ve fakat bu yara halihazırda zaten çevirmenlik mesleğinin yıllardan beri kanayan yarasıdır. Çevirmenlerin kanını emmeye çalışan, iliğine kemiğine kadar kurutmaya çalışan iş verenler düşünülünce maddi durum çevirmenlik mesleğine gönül verenler için yeni bir süreç değil tanıdıkları bir süreç olacaktır.

Çeviride makineleşmenin boyutu gün geçtikçe büyüyebilir her duruma hazırlıklı olan çevirmenlerin bu durum için de kendilerini sürekli geliştirmektedirler. Bundan dolayı şu sonuca gönüller rahatlığıyla varabiliriz: Çevirmenleri değil, makineleri zorlu bir süreç bekliyor.

Çeviri sektöründe makineleşmeyle alakalı diğer yazılarmız:

Bilgisayar Destekli Çeviri Araçlarına Genel Bir Bakış
Evrensel Dil Çevirisi Sistemi Geliştiriliyor
Çeviri Teknolojileri Çevirmenlik Mesleğini Nasıl Etkileyecek
Bilgisayar Destekli Çeviri Programları
Makine Çevirisi Bizi İşimizden Edecek Mi?
Çevirmenler Olarak Neslimiz Tükeniyor Mu?
Gelişen Çeviri Teknolojilerini Yakalamak


Yararlanılan kaynaklar:

Tags: